25.4.10

Arcwelder - Pull



Nedenini bilmiyorum (gitar, bas , davul ve paylaşılan vokaller grup müziğini en iyi yansıtan unsurlar olsa gerek) ama üçlülere karşı hep aşırı bir sevgi beslemişimdir.Wipers, Hüsker Dü, Minutemen vs.

Bunlardan biri de hiç kuşkusuz Minneapolis,Minnesota çıktılı üçlü Arcwelder.Grup 80’lerin sonunda bir araya gelmeden davulcu Scott Macdonald ( davul çalarken yaptığı vokaller Grant Hart’ı aratmıyor) ve Grader biraderlerden Rob çeşitli gruplarda birlikte çalıyorlarmış.Daha sonrasında Rob’un kardeşi olan Bill Grader’ı gitar çalması için bir provalarına davet ettiklerinde aradıkları adamın burunlarının dibinde olduğunu anlamışlar.İlk kurulduklarında kendilerine tilt-a-whirl (özellikle o dönem Minnesota civarında yaygın olan bu lunapark şirketi, kısa bir süre içinde adlarını değiştirmezlerse grubu dava etmekle tehdit etmiş ) ismini seçen grup 1990 yılında ilk albümleri This’i bu isim altında yayınladıktan sonra adlarını Arcwelder olarak değiştirmek zorunda kalmışlar.1991 yılında ise ilk gerçek anlamda ses getiren albümleri Jacket Made In Canada’yı Minneapolis’ li bağımsız label Big Money’den çıkardılar.1992 yılında çıktıkları bir turnenin Chicago ayağında Corey Rusk tarafından izlenip beğenildikten sonra Touch&Go bünyesine giriş yapıyorlar.

1993 yılında Touch&Go için kaydettikleri Pull adlı albümlerinde ilk gözlenen ilk iki kayıtlarına göre daha sert ve oturmuş bir tarzlarının olması.Genel sound için Hüsker Dü ve Big Black karışımı yorumu yapılabilir pekala ama bu grubun biricik ekip ruhunu ve müziklerini küçümsemek olacaktır zira Arcwelder’ın bu topluluklardan etkilenmiş olduğu ne kadar açıksa onlardan kalır yanı olmadığı da o kadar ortada.Bu albümü indirmek için aşağıdaki linke tıklamanız yeterli ama önce bir uyarıda bulunmam gerek ; dikkatli olun çünkü ciddi anlamda bağımlılık yaratabilir.

Arcwelder - Pull

15.4.10

Petrograd - Isabelle




Sizin içinde öylemidir bilmiyorum ama benim için birçok grubun albümüne koyduğu biricik, akustikli, yumuşak şarkı bambaşkadır. O şarkıyı peş peşe genelde birçok kez dinlerim, çünkü farklı bir tonu vardır, sanki daha içtendir, tam olarak nasıl anlatacağımı bilmiyorum açıkçası ama böyle şarkılara dikkat edenler anlamıştır beni diye düşünüyorum. İşte yıllar önce Petrograd’ı ilk keşfettiğimde hissettiğim buydu sanki sadece o şarkıları yapan bir grup gibi. Tam olarak öyle denilemez belki ama şarkılarının bir çoğu bana o hissi veriyor.

Petrograd, 96 yılında Lüksemburg’dan çıkma bir grup.Hem kadın hem erkek vokaller var. Grubun geçmişine baktığımızda punk/ hardcore grupları Bakunin’s Children ,Subway Arts ve No More’u görüyoruz. Bu grupların tüm kayıtlarına ulaşmak zor özellikle No More’un kayılarına Bakunin's Children ile yaptıkları split haricinde ulaşmak imkansız gibi. Ama Subway Arts ile Bakunin’s Children’ı ayrıca tavsiye ederim. Petrograd’ın önceki hallerine göre daha melodik punk rocka hatta bazı albümlerinde pop punka yaklaşan bir soundu var. Her şarkıda farklı bir tat alabiliyorsunuz. Grubun en sevdiğim yanlarından biri kesinlikle şarkı sözleri: hem politik hem de oldukça duygu yüklü.

Bugün sizinle paylaşacağımız albümleri 99 yılında çıkardıkları Isabelle. Bu albüm açıkçası en sevdiğim albümleri, içinde Subway Arts zamanlarında kalma bir şarkıda bulunuyor: Ask Yourself Why, havyan deneyleri üzerine yazılmış bu şarkının sözleri aşağıya Subway Arts albüm kitapçığında yer aldığı şekilde koyuyorum.

Petrograd- Isabelle